26 Şubat 2019 Salı

2018 ödemeler dengesi, 2019 için ne mesaj veriyor?


* Cari açık: Cari açık 2017’ye göre yüzde 41.64 azaldı ve 19.71 milyar dolarlık bir iyileşme ile 47.35 milyar dolardan 27.63 milyar dolara indi. Bu sonuçta özellikle ağustos-kasım aylarını kapsayan 4 ayda cari işlemler dengesinin fazla vermesi belirleyici oldu.
Cari işlemler fazlası verilen ayların, temmuzda başlayan kur şokunu izleyen aylar olması ve ekonominin daralmaya başladığı aylar olması cari açıktaki “düzelme”nin niteliğini de ortaya koyuyor.
Cari açıktaki düşüş, ekonomide yapısal bir düzelmeden değil, tam tersine performans kaybından kaynaklanıyor. Cari açıktaki azalma, aşırı boyuta ulaşan dış dengesizlikleri azaltan bir etki yaratmakla birlikte, bir ekonomik sağlık işareti değil.

19 Şubat 2019 Salı

Özel sektörde net istihdam kaybı 500 bini aşmış


Geçen haftayı olumsuzlukta her biri diğeriyle yarışan bir veri sağnağı ile tamamladık. İşsizlik, sanayi üretimi, ciro ve perakende satış endeksleri, ekonominin nasıl hızla küçülmekte olduğunu gösteriyordu. Yeni haftaya da aynı karamsar havayı taşıyan konut satış verileriyle başladık.
Bu veriler içinde herkesi birinci derecede ve en yakıcı şekilde etkileyen işsizlik verileri de iç karartıyor. Yılın son çeyreğinin ortalamasını yansıtan Kasım dönemi verileri, istihdamın geçen yıla göre 201 bin kişi azaldığını ortaya koydu.
İstihdamda tam bir kriz havası estiği görülüyor. İstihdam, genelde kriz dönemlerinde düşüyor. Bundan önce de son olarak 2009’da global kriz döneminde böyle yüzbinlerle ölçülen bir istihdam daralması yaşanmıştı.
Aslında gerçek durum rakamların toplamında gözükenden çok daha kötü. Çünkü istihdamdaki daralmayı, kamudaki görülmemiş istihdam artışı sınırlıyor.
TÜİK’in açıkladığı son kamu istihdamı verilerine göre yılın son çeyreğindeki kamu istihdamı sayısı geçen yıla göre tam 749 bin kişi artmış durumda.

12 Şubat 2019 Salı

Beton+borç ekonomisi bu grafiklerle baş edemez


Sayfadaki grafikler nüfusun yaşlanma eğilimlerini gösteriyor. Çok basit görünen bu 6 grafik, aslında çok ciddi bir ekonomik ve sosyal tehdidi sergiliyor.
Önce grafikler neyi gösteriyor ona bakalım:
* Toplam nüfus içinde 0-14 yaş arasındaki gençlerin payı hızla azalıyor. 2007 yılına göre 15 yaş altı nüfusun payı 3.02 puan kayıpla yüzde 23.39’a düştü. Bu oran 1990’da yüzde 35’ti.
* Çalışma çağındaki 15-64 yaş grubunun payındaki artış 2013 sonrasında yavaşlamıştı, son iki yıldır da düşüşte.
* 65 ve üzeri yaşlı nüfusun payı belirgin bir hızla artıyor. Bu grubun nüfustaki payı 2007’ye göre 1.68 puan artarak yüzde 8.76’ya ulaştı. Bu grubun payı 1990’da yüzde 4.28 ile şimdinin yarısından azdı.
* 2007’ye göre toplam nüfus yüzde 16.18 arttı. 0-14 yaş arası genç nüfus sadece yüzde 2.91 artarken 65 ve üstü yaşlı nüfus artışı yüzde 43.72 oldu. Yaşlı nüfus artış hızı toplam nüfus artış hızının 2.70, genç nüfus artış hızının ise 15.04 katı.

5 Şubat 2019 Salı

Sepet değişimi, enflasyon hesabını nasıl etkiler?


Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) her yıl enflasyon sepetinde yer alan tüketim malları ve hizmetlerini ve bunların ağırlıklarını değiştirir. Doğal olarak enflasyon sepetindeki bu değişiklikler, enflasyon hesabını da etkiler.

TÜİK bu yıl da enflasyon sepetinde değişiklikler yaptı. Enflasyon sepetinde yer alan harcama kalemi sayısı 407’den 418’e çıktı. Sepete 12 yeni harcama kalemi girdi.
Sepete yeni eklenen maddeler hazır et yemekleri, konserve balık, hazır sütlü tatlılar, dereotu, nane, roka, tere, fındık ezmesi, çocuk elbisesi, evcil hayvan gıdaları, saat ve kadın çantası oldu. Bu arada geçen yıl enflasyon sepetinde yer alan anaokulu ücreti, sepetten çıkarıldı.
Ana harcama kalemleri içinde mobilya ve ev aletlerinin payı 0.67 puan, lokanta ve otel harcamalarının payı 0.59 puan, çeşitli mal ve hizmetlerin payı 0.40 puan, kira ve konutun payı 0.31 puan, gıdanın payı 0.26 puan arttı. Buna karşın içki ve sigaranın payı 0.91 puan, ulaştırmanın payı 0.69 puan, eğitimin payı 0.27 puan, haberleşmenin payı 0.22 puan azaldı.
Sepetteki ağırlıkların değişmesinde etkili olan faktörlere baktığımızda öne çıkan noktalar şunlar: