Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) hesabına göre
ekonomi 2018’de yüzde 2.6 büyüdü. Yılın üçüncü çeyreğinde gerçekleşen sert bir
yavaşlama son çeyrekte ekonomik daralmaya dönüştü. Ekonomi ilk çeyrekte yüzde
7.4, ikinci çeyrekte yüzde 5.3 büyürken üçüncü çeyrekte büyüme hızı yüzde 1.8’e
kadar düştü. Son çeyrekte ise ekonomi yüzde 3 daraldı.
Ekonomideki küçülmenin en çarpıcı yanını,
hanehalkı tüketiminin son çeyrekte reel olarak yüzde 8.9 daralması oluşturuyor.
Nüfus artışını da hesaba katarsak, kişi başına özel tüketimdeki daralma daha da
yüksek.
Hanehalkı tüketiminde böylesine yüksek oranlı
daralmayı ancak 2001 ve 2009 krizlerinde görmüştük. İki krizin zirve noktaları
olan 2001 yılının ikinci çeyreği ile 2009 yılının ilk çeyreğinin her ikisinde
de hanehalkı tüketimi yüzde 9.3 daralmıştı.
2018’in son çeyreğindeki hanehalkı tüketimi
daralması, önceki iki büyük krizin zirve noktaları ile yarışır düzeyde. Üstelik
kriz sürecine daha yeni başlıyoruz.
Hanehalkı tüketimindeki sert daralma, yaygın bir
yoksullaşmaya işaret ediyor. Yaygın yoksullaşma, ailede geçim sıkıntısının, stresin,
kaygıların artması demek.
Bu gelişmenin aileyi nasıl sarsmaya başladığını
TÜİK’in bir başka istatistiğinde, evlenme ve boşanma istatistiklerinde bariz
bir şekilde görüyoruz.
Evlenme ve boşanma istatistiklerinin seyri de
tıpkı 2001 ve 2009 krizinde yaşananların benzeri. Büyüme rakamlarındaki
paralellik, aile kurumuna ilişkin istatistiklerde de aynen görülüyor.
Toplam yapısındaki gelişmeler penceresinden önemli
bir gösterge olan evlenme ve boşanma hızları, sosyo-kültürel gelişmelerin
yanısıra ekonominin gidişatı ile refah-yoksulluk cephesindeki gelişmelerden de
yakından etkileniyor.
Nitekim sayfadaki grafiklerde, her ekonomik kriz
döneminde evlenme ve boşanma hızlarında aynı yönde hareketlerin şiddetle ortaya
çıktığı net bir şekilde görülüyor. Kriz zamanlarında evlenme hızı düşerken,
boşanma hızı artıyor. Buna bağlı olarak her 100 yeni evlenmeye karşı
gerçekleşen boşanma sayısı da ekonomik kriz zamanında hızla artıyor.
Sayfadaki grafiklere bakınca, “teğet geçti”
laflarıyla önemsizleştirilmek istenen 2009 krizinin, ailedeki hasarının 2001
kriziden çok daha şiddetli ve üstelik kalıcı olduğu görülüyor.
2018’de ise daha kriz tam olarak gelmemişken bile,
ailede 2009 kriziyle boy ölçüşen bir sarsıntının şimdiden yaşanmış olduğu
görülüyor.
Bin kişilik nüfusa düşen yıllık boşanma oranını
ifade eden kaba boşanma hızı, 2009’da 0.18 puan artarak binde 1.58’e çıkmıştı.
Kaba boşanma hızı 2018’de de 0.15 puanlık bir atakla binde 1.75’e çıkarak rekor
kırdı.
Kaba evlenme hızında ise tam tersi bir eğilim
ortaya çıkıyor. 2009 krizinde kaba evlenme hızı 0.8 puanlık düşüşle binde 9’dan
binde 8.2’ye inmişti. Evlenme hızının 2017 ve 2018’de belirgin bir şekilde
yavaşlaması da kriz zamanlarını hatırlatıyor.
Kıyılan her 100 nikaha karşılık gerçekleşen
boşanma sayısı, evlenme-boşanma eğilimlerini daha net bir şekilde görmemize
yardımcı oluyor.
2009 krizinde her 100 yeni nikaha karşılık
gerçekleşen boşanma sayısı 3.77 adet artarak 15.52’den 19.29’a çıkmıştı.
2018’de de 3.20 adet artarak 25.75’e tırmandı. Yani 2018 de her 4 nikaha
karşılık 1 boşanma gerçekleşti. Bu da 18 yıllık veri serisinin rekoru.
2019’da artan işsizlik, yüksek enflasyon, daralan
ekonomi ve bozulan gelir dağılımı ile ailedeki hasarın daha da büyüme ihtimali
hiç de az değil.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder