Son iki yazımızda aile ve hane yapısında son yıllardaki gelişmeleri ele aldık. Bugün aynı konuya bölgeler temelinde bakacağız. Aile ve hane yapısındaki değişimin bölgelere göre nasıl seyrettiğini ve bölgeler arasındaki farkları ele alacağız.
Bölgesel değerlendirmede Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) istatistiki bölge sınıflamasındaki Düzey-1 bölgelerini esas aldık. Düzey-1 bölge sınıflaması 13 bölgeden oluşuyor. Bu sınıflamada Batı Marmara Trakya illeri ile Çanakkale ve Balıkesir’den oluşuyor. Doğu Marmara, Kocaeli, Sakarya, Bursa ve Yalova’nın yanı sıra Bolu, Düzce, Bilecik ve Eskişehir illerini kapsıyor. Batı Anadolu Ankara, Konya ve Karaman’ı, Orta Anadolu ise Kayseri, Sivas, Aksaray, Niğde, Nevşehir, Kırşehir, Kırıkkale ve Yozgat’ı kapsıyor. Ege İzmir, Aydın, Manisa, Muğla, Uşak, Denizli, Kütahya ve Afyon’dan oluşuyor. Kuzeydoğu Anadolu ile Ortadoğu Anadolu coğrafi olarak Doğu Anadolu illerinden oluşuyor.
Değerlendirmeyi aile kurumunun zayıflama ve güçlenmesi açısından yapabilmek için hanehalkı tiplerini iki grupta topladık. Çocuklu ve çocuksuz eşlerden oluşan çekirdek aileler ile geniş aileleri “klasik aile” olarak aynı grupta değerlendirdik. Bunun dışında çoğunluğu parçalanmış ailelerden oluşan tek ebeveynli aileler ile tek başına yaşayanlar ve bir arada toplu yaşayanlardan oluşan haneleri ikinci grupta topladık.
TÜİK’in adrese dayalı nüfus kayıt sistemine göre derlediği 2014 ve 2016 hanehalkı tipi sayılarına göre iki yıllık değişim oranları ile iki yıllık artış miktarlarının hanehalkı tiplerine dağılımını karşılaştırdık.
Bölgelere göre aile yapısındaki değişimde öne çıkan gelişmeler şöyle:
* Klasik aile artış hızının Türkiye ortalamasının üzerine çıktığı bölgeler Ortadoğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu ve Doğu Marmara. Ortadoğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu’da oranın yüksek olması daha çok geniş ailelerin çekirdek aileye dönüşmesinden kaynaklanıyor. Doğu Marmara’da ise bölge illerinin dışarıdan aldığı göç ve çocuksuz aile sayısındaki artış etkili.
* Üç kuşağın birlikte yaşadığı geniş aile yapısı refahı yüksek bölgeler dışında çözülme eğiliminde. Geniş aile sayısının en hızlı azaldığı bölge yüzde 6.5 ile Kuzeydoğu Anadolu. Orta Anadolu, Batı ve Doğu Karadeniz ile Ortadoğu Anadolu bölgelerinde de geniş aile sayısı iki yıl öncesinin altına düşmüş.
* Çocuklu çekirdek aile sayısındaki artış tüm bölgelerde çocuksuz aile artışından ciddi ölçüde düşük. Ege ve Batı Karadeniz’de çocuklu aile sayısında düşüş var.
* Tüm bölgelerde klasik aile dışındaki hanelerin artış hızı, klasik aile artış hızının kat kat üzerine çıkıyor. 2 yıllık klasik aile sayısı artışı dışarıya göçün yüksek olduğu Batı Karadeniz’de yüzde 0.56’ya kadar düşüyor. Klasik aile dışı hane sayısındaki artışın en yüksek olduğu bölgeler Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu. Bunda geniş ailenin çözülmesinin yanısıra parçalanmış aile sayısı ile yalnız yaşayanların sayısındaki artış önemli bir etken. Klasik aile tipi ile diğer grup arasındaki artış hızlarının birbirine en yakın olduğu bölgeler İstanbul ile Batı Marmara.
* Parçalanmış aile artış hızının en yüksek olduğu bölgeler, yoksulluk ve dışarıya göçten muzdarip Doğu ve Güneydoğu. Bu bölgelerde tek ebeveynli aile sayısındaki iki yıllık artış yüzde 20’nin üzerine çıkıyor. Parçalanmış aile sayısındaki artışın en düşük olduğu bölgeler ise refahın göreli olarak daha yüksek olduğu İstanbul, Batı Marmara ve Ege olması dikkat çekiyor.
* Yalnız yaşayanların artış hızı tüm bölgelerde ailelerin artış hızından ciddi ölçüde daha yüksek. Yalnız yaşayan artış hızının en yüksek olduğu bölgeler, Doğu ve Güneydoğu. Bu bölgelerde yalnız yaşayanların iki yıllık artışı yüzde 20’nin üzerine çıkıyor.
Yaşam tercihi olarak daha muhafazakar illerde aile kurumu zayıflarken, daha seküler bilinen bölgelerde aile kurumunun daha dirençli olması, ilginç bir çelişki oluşturuyor. Bu veriler, aile kurumunun giderek zayıflamasında yoksulluk ve göçün en önemli faktör olduğuna işaret ediyor. Ekonomik ve sosyal olarak gelişmiş illerde aile kurumu daha dirençli gözüküyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder