Kürtaj yasağıyla birlikte tartışma gündemimize giren
konulardan birisi de sezaryene de yasak veya kısıtlama getirilmesi oldu.
Kürtajda yasak tezine herhangi bir şekilde destek verebilecek nitelikte hiçbir
istatistiki veri yok, ama sezaryan için durum çok farklı. Son yıllarda
sezaryende gerçekten bir patlama yaşandı.
OECD
verilerine göre Türkiye’de sezaryen oranı 2006’da yüzde 29.7 düzeyindeydi.
Sezaryen oranı 2007’de birden sıçrama yaparak yüzde 36’ya çıktı. Sezaryen’in
2007’de başlayan önlenemez yükselişi, daha sonra da sürdü. Sağlık Bakanlığı’nın verilerine göre sezaryenle doğum
oranı 2009’da yüzde 45.4’e, 2011’de yüzde 46.6’ya ulaştı. Bu yılın ilk üç
ayındaki oran ise yüzde 51.1.
Bu anormal duruma yol açan nedenleri bulmak, sorunun
çözümünde birinci adım. 2006’dan sonra kadınlar birden bire sezaryen istemeye
mi başladı? Yoksa hükümet sözcülerinin dillendirdiği gibi sebep, hastane ve
doktorların 2006'dan sonra birden bire gözünü para hırsı bürümesi mi?