25 Temmuz 2017 Salı

Cirosu dev, teknolojisi cüce sanayi

İstanbul Sanayi Odası’nın (İSO) en büyük birinci ve ikinci 500 sanayi kuruluşu araştırmalarında yer alan firmaların sektörel dağılımına baktığımızda teknoloji düzeyi açısından hiç de iç açıcı bir durum olmadığını görüyoruz. Sanayi devlerinin yoğunlaştığı sektörlere teknoloji düzeyi açısından baktığımızda, sanayinin 1. ligi ile 2. ligi arasında çok büyük fark olmadığı da ortaya çıkıyor.
Sanayinin 1. ligi ile 2. liginin sektör ve teknoloji yapısı açısından incelediğimizde şöyle bir manzara görüyoruz:

* Sanayinin hem birinci, hem ikinci liginde en fazla gıda şirketi yer alıyor. Düşük teknoloji sınıfındaki sektörlerin başında yer alan gıda, sanayinin iki ligine de damga vuruyor. Üstelik sanayinin birinci ligindeki gıda firması sayısı, ikinci ligindekilerden bile daha fazla. 2016’da en büyük 500 sanayi kuruluşunun 98’i gıda sektöründen. İkinci en büyük 500 sanayi kuruluşunun ise 89’u gıda üretimi yapıyor. İçecek üreticilerini de eklersek ilk 500’deki sayı 105’e, ikinci 500’deki sayı 94’e çıkıyor.
* Sanayinin birinci ligindeki ikinci sırada yine düşük teknolojili bir sektör olan tekstil geliyor. En büyük ikinci 500 sanayi kuruluşunun 75’i tekstil üreticisi. Bunlara yine düşük teknolojili olan 32 giyim eşyası üreticisini de eklersek sayı 107’yi buluyor. Tekstil ve giyimin en büyük birici 500 sanayi kuruluşu içinde de hatırı sayılır bir ağırlığı var. Sanayinin birinci liginde de 38 tekstil, 13 giyim eşyası üreticisi yer alıyor.
* Birinci 500 büyük içinde gıda firmalarını, 68 kuruluş ile ana metal sanayii izliyor. Ana metal sanayii, sanayinin ikinci liginde de 44 firma ile ön sıralarda yer alıyor. Ana metal sanayii teknoloji düzeyi açısından orta-düşük teknoloji sınıfına giriyor.
* İki ligin de teknoloji ortalamasını yükselten en önemli faktör orta-yüksek teknoloji grubundaki otomotiv şirketlerinin sayısı. Birinci 500’de 42, ikinci 500’de 28 otomotiv ve yan sanayi firması yer alıyor. Bu da daha çok yabancı otomotiv devlerinin global üretim politikalarına bağlı olarak ortaya çıkmış bir sonuç.
* Birinci ve ikinci 500’de yer alan imalat sanayii kuruluşlarının teknoloji düzeylerine göre dağılımına baktığımızda her iki ligde de düşük teknolojinin açık ara önde yer aldığı görülüyor. Düşük teknolojili firmaların payı birinci ligde yüzde 40.51’i, ikinci ligde yüzde 51.24’ü buluyor.
* Orta-düşük teknolojili firmaların payı birinci ligde yüzde 30.82, ikinci ligde yüzde 26.09.
* Orta-yüksek teknolojinin birinci ligdeki ağırlığı yüzde 24.53, ikinci ligdeki ağırlığı ise yüzde 20.91.
* Yüksek teknolojinin payı ise birinci ligde sadece yüzde 1.89, ikinci ligde yüzde 2.39 kadar.
* Sonuç olarak sanayinin birinci ve ikinci liginde yer alan firmaların dörtte üçü gibi ezici bir çoğunluğu düşük veya orta-düşük teknoloji ile üretim yapıyor. Yüksek veya orta-yüksek teknolojinin payı ise dörtte biri geçemiyor.
Üstelik bu yapı yıllardır değişmiyor ve sanayi teknoloji düzeyinde sıçrama olmuyor. Cirosu dev olsa da teknolojisi cüce kalan bir sanayi ile Türkiye’nin içine düştüğü patinaj halinden kurtulması mümkün değil.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder