4 Aralık 2018 Salı

Endeks düştü, enflasyon da düştü mü?


Kasım ayında Tüketici Fiyatları Endeksi (TÜFE) yüzde 1.44 düştü ve böylece endeksteki yıllık artış oranı 3.62 puan gerileyerek yüzde 21.62 oldu. Yıllık TÜFE artış hızı 7 ay sonra ilk kez gerilemiş oldu.
Bu sonuçlara göre enflasyon sorununun çözülmeye başladığı sonucu çıkar mı? Enflasyona ilişkin gelişmelerle TÜFE verilerinin ayrıntılarını birlikte değerlendirdiğimizde ortaya çıkan resim şöyle:
* Aylık TÜFE’deki yüzde 1.44’lük düşüşün 1.17 puanı ulaştırmadan 0.24 puanı ev eşyasından geldi. Aylık düşüşün 1.41 puan ile neredeyse tamamı bu iki kalemden kaynaklandı. Bu iki kalem geçici vergi indirimleriyle fiyatların düşürüldüğü alanlar. Vergi indirimleri olmasaydı buradaki fiyat artışları sürecekti. Vergi indirimleri kalktığında manzara hemen tersine dönecektir.
* Vergi indirimlerinin uygulandığı kalemlerde gerçekleşen fiyat düşüşlerinin boyutu, vergilerdeki indirim kadar bile değil. Bu da iki aydır sürdürülen “enflasyonla topyekün mücadele” kampanyasının esas olarak göstermelik düzeyde kaldığını ortaya koyuyor.

* Aylık TÜFE düşüşünde gıdanın katkısı da 0.17 puan oldu. Burada da kışlık meyve ve sebze fiyatlarındaki mevsimsel düşüş belirleyici oldu. Taze meyve ve sebzenin düşüşe katkısı 0.22 puan olması, gıdada diğer kalemler de fiyat artışlarının sürdüğünü gösteriyor. Fiyatlara baktığımızda da un, ekmek, makarna, bulgur, kuru fasulye, nohut, mercimek, patates, soğan gibi en fazla tüketilen gıda maddelerinde fiyat artışının kasımda da etkin bir şekilde sürdüğü görülüyor.
* Zorlama indirim kampanyalarına ve vergi indirimlerine rağmen kasımda enflasyon sepetinde fiyatı artan kalemlerin sayısı düşenlerin 2.42 katı. Fiyatı düşen 108 kaleme karşılık 261 kalemin fiyatı kasımda da arttı.
* Üretici-tüketici enflasyon makası hala çok yüksek. Üretici Fiyatları Endeksi’ndeki (ÜFE) yıllık artış, yüzde 38.54 ile TÜFE’den 16.93 puan daha yüksek. Üstelik üretici fiyatlarında yıllık enflasyon enerjide yüzde 75.61, ara mallarında yüzde 39.11 ile çok daha yükseklerde.
* Bu makas, maliyet enflasyonu baskısının sürdüğünü gösteriyor. Bu durumda üreticiler ya bu maliyet artışını tüketiciye aktaracaklar ve enflasyon daha da yükselecek; ya da talep düşüşü yüzünden maliyet artışını tüketiciye aktaramayacak ve kendileri krize girecekler.
* Kasımdaki düşüşte uluslararası piyasalarda petrol fiyatlarındaki düşüşün de bir katkısı var. Ancak daha önce fiyatı akaryakıt fiyatlarındaki artışı frenlemek için azaltılan vergiler, bu fırsattan yararlanarak tekrar artırıldığı için dış piyasalardaki bu düşüş fiyatlara aynı ölçüde yansımadı.
* ÜFE ve TÜFE’deki düşüşte kurlardaki gerilemenin de önemli bir katkısı var. Ancak kurlardaki gerilemeyi sağlayan ana etkenin de yüksek faizler ile üretim ve talepteki düşüşten kaynaklandığını dikkate alırsak, temel sorunların sürdüğünü görüyoruz.
* Sonuç olarak ortada enflasyon dinamiklerini kıran yapısal bir düzelme yok. Endeksteki düşüşü zaten halk da hissetmiyor.
* Sonuç olarak enflasyon belası, bütün yakıcılığı ile hala sürüyor.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder