26 Şubat 2019 Salı

2018 ödemeler dengesi, 2019 için ne mesaj veriyor?


* Cari açık: Cari açık 2017’ye göre yüzde 41.64 azaldı ve 19.71 milyar dolarlık bir iyileşme ile 47.35 milyar dolardan 27.63 milyar dolara indi. Bu sonuçta özellikle ağustos-kasım aylarını kapsayan 4 ayda cari işlemler dengesinin fazla vermesi belirleyici oldu.
Cari işlemler fazlası verilen ayların, temmuzda başlayan kur şokunu izleyen aylar olması ve ekonominin daralmaya başladığı aylar olması cari açıktaki “düzelme”nin niteliğini de ortaya koyuyor.
Cari açıktaki düşüş, ekonomide yapısal bir düzelmeden değil, tam tersine performans kaybından kaynaklanıyor. Cari açıktaki azalma, aşırı boyuta ulaşan dış dengesizlikleri azaltan bir etki yaratmakla birlikte, bir ekonomik sağlık işareti değil.
2019’da cari açığın düşük seviyede kalması, ekonomik daralmanın sürmesi ile örtüşecektir. Düşük bir olasılık olmakla birlikte, cari açığın eski düzeylerine doğru ilerlemesi ise dış dengesizliklere bağlı gerilim ve oynaklığı artıracaktır. Bu da kurların ve buna bağlı olarak faizlerin ve enflasyonun yükselmesi, döviz borçlu şirketlerde bilanço sorunlarının artması sonuçlarını getirecektir.
* Sıcak para: 2018’de yabancı sermaye girişi 17.64 milyar dolar ve yüzde 46.27 oranında düşerek 38.12 milyar dolardan 20.48 milyar dolara indi. Bunda sıcak para girişinde yüzde 72.46’yı bulan şiddetli düşüş belirleyici oldu. Sıcak para girişi 19.26 milyar dolar azalarak 26.58 milyar dolardan 7.32 milyar dolara düştü.
Sıcak para girişinin bu kadar azalmasında, global fon akımlarındaki tersine dönüşün yanısıra Türkiye’nin ekonomik kırılganlıkları baş rolü oynadı. Cari açıktaki sağlıksız daralma dışında, dış kırılganlıkları besleyen sorunlar devam ediyor. Dünya ekonomisine ilişkin kaygılar nedeniyle 2019’da global fon akımlarının yön değiştirmesi de beklenmiyor.
Bu nedenle, sıcak para girişindeki durağanlık 2019’da da kurları ve faizleri baskı altında tutmaya devam edecektir. Sıcak para dalgalanmaları, seçimlerden sonra izlenecek ekonomik politikalar ile iç ve dış politik gelişmelere karşı duyarlı olacaktır.
* Doğrudan yatırımlar: Sıcak paranın tersine yabancı doğrudan yatırım girişinde az da olsa bir artış gerçekleşti. Doğrudan yatırım miktarı 1.62 milyar dolar ve yüzde 14 artarak 13.16 milyar dolar oldu. Ancak bu artışın 1.27 milyar dolar ile yüzde 79’u gayrımenkul yatırımlarındaki artıştan kaynaklandı.
Yabancı sermayenin, ekonomik yatırımlardaki isteksizliği, mevcut koşullarda 2019’da da sürecektir. Borç sorunu yüzünden yaşanacak şirket el değiştirmelerinin bir parçası olarak yabancı sermaye girişindeki olası artışları, yabancı yatırım eğiliminde değişme olarak görmemek gerek.
Yabancı yatırım eğilimini asıl etkileyecek faktörler, hukuk ve siyaset alanındaki kaygılar ile ekonomideki belirsizlikler olacaktır.
* Yerli sermaye: 2018’deki sermaye hareketlerinin en çarpıcı yönlerinden birisi, yurtdışına yerli sermaye çıkışındaki artış oldu. Yerleşiklerin yurtdışında yaptıkları doğrudan yatırımlar 936 milyon dolar ve yüzde 34.65 artarak 3.64 milyar dolara çıktı. Asıl dikkat çekici olan mevduat, hisse senedi ve tahvil yatırımı şeklinde yurtdışına çıkan yerli sıcak para miktarındaki yüzde 264’lük sıçrama oldu. Yurtdışına çıkan yerli sıcak para miktarı 8.42 milyar dolar artarak 3.19 milyardan 11.61 milyar dolara fırladı.
Yerli sermayenin dışarı kaçışında içerideki ekonomik güvensizlik ve siyasi kaygılar belirleyici oluyor.  Ekonomik güven ve siyasi kaygılar alanında bir iyileşme olmadığı takdirde, bu eğilim varlığını koruyacak ve yurtiçinde kurlar, faizler ve yatırımlar üzerinde olumsuz etki yaratmaya devam edecektir.
* Dış krediler: 2017’de dışarıdan ödenenden 10.72 milyar dolar fazla dış kredi alınmıştı. 2018’de ödenenden 6.81 milyar dolar daha az kredi alındı. Kur riskindeki artış, döviz borçlarını azaltma isteği ile dış kredi bulmanın daha zor ve pahalı hale gelmesi bu gelişmede etkili oldu. Dış kredi net geri ödemesinde 15 milyar dolar ile bankalar baş rolü oynadı.
Döviz borçlarını azaltma eğilimi, 2019’da da etkili olacaktır. Bu da bir tarafta döviz talebinde canlılık, diğer tarafta yatırımlarda ve ekonomik faaliyetlerde daralma etkisi doğuracaktır.
Bankaların dış kredilerini azaltmaları ise içerideki artan donuk kredi sorunuyla birleşerek, kredi hacminde durgunluğun 2019’da da sürmesine yol açacak. Bu da ekonomideki küçülmenin 2019’a da egemen olacağı anlamına geliyor.
* Döviz rezervi: Cari açıkta 20 milyar doları bulan azalmaya ve kaynağı belirsiz döviz girişinin 33.5 kat artarak 21.17 milyar dolar ile tarihi rekorunu kırmış olmasına rağmen, 2019’da döviz rezervleri 10.38 milyar dolar eridi.
Yukarıda belirtiğimiz olası gelişmeler ışığında döviz rezervindeki erimenin sürme olasılığı var. Bu durum dış kırılganlıkların şiddetini koruması, dolayısıyla kurlar ve faizler üzerindeki yüksek gerilimin sürmesi anlamına gelecek.


*İLGİLİ VERİLERİ BURADAN İNDİREBİLİRSİNİZ/ Cari işlemler ve sermaye hareketlerinin profili-2018.xls

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder