1 Haziran 2009 Pazartesi

Bankaların sağlık reçetesi, reel sektörü hasta ediyor

Merkez Bankası’nın hesapladığı Bankacılık Sektörü Finansal Sağlamlık Endeksi, bankaların ilk çeyreğinde krize rağmen finansal sağlamlıklarını artırdıklarını ortaya koydu. Ancak finansal sağlamlık endeksinin alt bileşenlerine bakınca, bankaların sağlıklı kalma reçetesinin reel sektörü daha fazla hasta ettiği de görülüyor. Öte yandan reel sektördeki hastalığı derinleştirmesi ve yaygınlaştırması halinde bankaların sağlık reçetesinin, ters teperek hastalığı bankacılığa sıçratma ihtimali de var.
Finansal Sağlamlık Endeksi krize rağmen 2008 sonunda 2007 yılı seviyesini korumuştu. Mart sonunda ise Finansal Sağlamlık Endeksi 0.1 puan yükselerek 118.6 oldu. Finansal Sağlamlık Endeksi’nin bu performansında, Karlılık Endeksi ile Sermaye Yeterliliği Endeksi’nin yükselmesi ve Faiz Riski Endeksi’nin gerilemesi etkili oldu.

KREDİYİ KIS, BONOYA KOŞ
DÜŞÜK FAİZİ KREDİYE YANSITMA

Endeksin alt bileşenlerine göre bankaların finansal sağlamlık reçetelerinin birinci ayağını, Merkez Bankası faizlerinin düşmesine paralel olarak mevduat faizlerini aşağı çekerken bunu kredi faizlerine fazla yansıtmamak oluşturdu. Bankaların yılın ilk çeyreğindeki kar artışının mevduat faizlerini düşürürken kredi faizlerini yüksek tutmalarından kaynaklandığını, son Finansal İstikrar Raporu’nda Merkez Bankası da tesbit etti.
Mevduat faizlerini düşürüp kredi faizlerini yüksek tutunca, bankaların net faiz geliri yılın ilk çeyreğinde önemli bir artış gösterdi. Bu da bankaların Karlılık Endeksi’nin 2007’nin bile üzerine çıkmasını sağladı. 2007 sonunda 108.1 olan Karlılık Endeksi, 2008 sonunda özellikle geri dönmeyen kredilerin etkisi ile 106.3’e gerilemişti. Mart sonunda bu endeks, 2.6 puanlık hızlı bir çıkışla 108.9 puana yükseldi.
Bankaların bu uygulaması reel sektörü, ekonomi küçülür ve karlılık azalırken yüksek olanlı reel faiz ödemek zorunda bıraktı. Bankaların karını artıran bu formül, reel sektörün karlılığını daha da azalttı ve işsizliğe katkıda bulundu.
Bankaların reçetesinin ikinci ayağını, kredileri kısarken, Hazine bonosu ve devlet tahvilinin portföydeki ağırlığını artırmak oldu. Bu uygulama, bankaların başta sermaye yeterliliği olmak üzere aktif kalitesi ve likidite endekslerini olumlu yönde etkiledi. Ayrıca Hazine kağıtlarına yatırım, faizlerdeki düşüş sayesinde banka karlarını artırarak Karlılık Endeksi’ni de yükseltti.

GERİ TEPME İHTİMALİ DE VAR

Bankaların reel kesimi hastalandıran sağlık reçetesinin, geri tepme ihtimali hiç de düşük değil. Bankaların kredileri kısması ve faizlerini yüksek tutması, batık kredi miktarını ve oranını artırarak, bankaların karlılığını ve sağlığını tehdit eder hale gelmesi de mümkün. Gerek bireysel kredilerde, gerekse firma kredilerinde, geri ödenmeyen kredi miktar ve oranlarındaki artış giderek hızlanıyor.
Batık kride miktarı eylül ayına gore bireysel kredilerde yüzde 63 artarak nisanda 5.9 milyar liraya, firma kredilerinde ise yüzde 41 artarak 11.7 milyar liraya ulaştı. Bireysel kredilerde batık oranı nisan itibarıyla yüzde 4.8’e ulaştı. Bu oran taşıt kredilerinde yüzde 8’e, kredi kartında yüzde 8.7’ye kadar çıktı. Firma kredilerindeki batık oranı 7 ayda yarı yarıya artarak nisanda yüzde 4.6’yı buldu. Bu oran kobi kredilerinde yüzde 5.9’u aştı.
Tüketici kredilerinin yarıdan fazlasının düşük gelir gruplarına ait olması ve kriz koşullarının kredi kartı kullanımını artırması, bu alanda batık kredi riskinin hızla büyüme ve yaygınlaşması riskinin yüksek olduğunu gösteriyor. Benzer bir durum firma kredilerinde batık oranının KOBİ’lerde daha yüksek olmasıyla yaşanıyor. Tekstil, gıda, tarım, ticaret ve metal eşya gibi krizden fazlaca etkilenen ve finansman zorlukları çeken sektörlerde batık kredi oranı hızla artıyor. Bu sektörlerin banka kredilerinden aldığı pay da azalıyor. Kredi daralması ve yüksek faiz maliyetleri, krizden en fazla etkilenen bu sektörlerdeki batık kredi miktarının hızla artmasına yol açabilir.

FİNANSAL SAĞLAMLIK ENDEKSİ NASIL YÜKSELDİ?

Merkez Bankası’nın Finansal Sağlamlık Endeksi’nin alt bileşenlerinde yılın ilk çeyreğinde gözlenen gelişmeler şöyle oldu:
· Aktif Kalitesi Endeksi: 2008 yılında düzeyini koruyan endeks, 2009’un ilk 3 ayında batık kredilerin artması yüzünden 1.2 puan düşerek 120.8’e geriledi.
· Likidite Endeksi: Başta merkez bankasından alacaklar olmak üzere bankaların likit varlıklardaki azalış sonucu 85.9’a geriledi.
· Kur Riski Endeksi: Bilanço içi açık pozisyonun özkaynaklara oranı küçüldüğü için 2008’de yükselen endeks, mart itibarıyla 128.4 puan seviyesini korudu.
· Faiz Riski Endeksi: 1 aya kadar kısa vadeli varlıklar ile pasifler arasındaki farkın, özvarlıklara oranının yükselmesiyle 2.5 puan düşerek 123.3 puana indi.
· Kârlılık Endeksi: İlk çeyrekte aktif ve özvarlık karlılığının artması sayesinde 2.6 puan birden artarak 108.9 düzeyine çıktı.
· Sermaye Yeterliliği Endeksi: Bono portföyü ve karlardaki artışın da etkisiyle 2 puanlık bir artış kaydederek 144.3’e yükseldi.

Bankacılık Sektörü Finansal Sağlamlık Endeksi
2007 2008 Mar.09 Gelişme yönü
Aktif Kalitesi Endeksi 121.9 122 120.8 Olumsuz
Likidite Endeksi 79.3 86.2 85.9 Olumsuz
Kur Riski Endeksi 127.3 128.4 128.4 Durağan
Faiz Riski Endeksi 128.3 125.8 123.3 Olumlu
Kârlılık Endeksi 108.1 106.3 108.9 Olumlu
Sermaye Yeterliliği Endeksi 146.3 142.3 144.3 Olumlu
FİNANSAL SAGLAMLIK ENDEKSİ 118.5 118.5 118.6 Olumlu

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder