18 Kasım 2016 Cuma

İstihdamda kötü giden tek şey işsizlik oranı değil

En son açıklanan Ağustos ayı istihdam verileri, istihdam ve işsizlikteki olumsuz gidişi bir kez daha ortaya koydu.
Temmuz-ağustos-eylül dönemini kapsayan ağustos döneminde işsizlik oranı, bir yıl öncesine göre 1.16 puan artarak yüzde 11.28’e, tarım dışı işsizlik oranı 1.3 puan artarak yüzde 13.7’ye tırmandı. Gençler açısından durum daha da kötü. 15-24 yaş grubunda işsizlik oranı yüzde 25.1’i, tarım dışı işsizlik oranı ise yüzde 32.4’ü buldu. Her ikisinde de geçen yıla göre 1.8 puanlık artış var.
Global kriz sonrası dönemin en yüksek işsizlik oranları ile karşı karşıyayız. Ancak istihdam cephesindeki kötüye gidiş sadece işsizlik oranı ile sınırlı değil. Birçok göstergede gidişat olumsuz:

• Son yıllarda ivmelenen işgücüne katılım eğilimi zayıflamaya başladı. 2014 ve 2015’te iş arayanlar ve çalışanlardan oluşan işgücü sayısındaki artış, nüfus artışının üzerine çıkmıştı. 2016’da durum tersine döndü. Ağustos dönemi verilerine göre geçen yıl 15 yaş ve üstü nüfus 875 bin kişi artarken işgücü artışı 951 bin olmuştu. Bu yıl ise nüfus 862 bin artarken, işgücü artışı 759 binde kaldı. 2015’te işgücü artışı nüfus artışından 76 bin fazlaydı, 2016’da 103 bin gerisinde kaldı.
• Bu değişikliğin en önemli nedeni iş bulma ümidi kalmayanların sayısındaki artış. Çalışmaya hazır oldukları halde iş aramayanların sayısı Ağustos dönemi itibarıyla 2015’te bir yıl öncesine göre 56 bin azalmıştı, bu yıl 84 binlik artış var.
• Ev kadınlarının işgücüne katılım eğilimi artarak sürüyor. 2015’te ev işleri nedeniyle işgücü dışında olan kadınların sayısı 103 bin azalırken, 2016’da bu sayı 437 bine yükseldi. Ancak ne yazık ki istihdamdaki toplam artış, sadece yeni istihdama katılmaya karar veren ev kadınlarına yetecek kadar bile olamadı.
• 2015 Ağustos döneminde 837 bin olan yıllık istihdam artışı, bu yıl ancak 323 bin olabildi. 2016’da yeni yaratılan istihdam miktarı, geçen yılın yüzde sadece yüzde 38.6’sı kadar. İstihdam artışı, kriz döneminden bu yana hiç bu kadar aşağılara inmemişti.
• Üstelik istihdam artışı tamamen hizmetler sektörüne dayanıyor. Hizmetlerdeki istihdam artışı 599 bin ile 323 bin olan toplam artışın çok üzerinde. Yani diğer sektörlerde istihdam kaybı var. Ekonominin bel kemiği sanayide geçen yıl 5 bin olan istihdam düşüşü, bu yıl 28 bine ulaştı. Tarımda ise çok ciddi bir istihdam kaybı yaşanıyor. Geçen yıl 202 bin artan tarım istihdamı, bu yıl 257 bin düştü. İnşaatta ise geçen yıl 64 bin olan istihdam artışı 8 bine geriledi.
• Sonuç olarak işsiz sayısındaki artış, istihdamdaki artışın üzerine çıktı. Geçen yıl işsiz sayısı 114 bin artarken, bu yılki artış 435 bine fırladı.
• İşsiz sayısındaki artışta en büyük payın yüksek öğrenim mezunlarına ait olması ise bir başka trajik çelişki. İşsiz sayısındaki 435 binlik artışım 205 bin ile yüzde 47’den fazlasını yüksek öğrenimliler oluşturuyor. Meslek lisesi mezunu işsiz sayısındaki artış ise 76 bin ve yüzde 17.5 düzeyinde. Yani işsiz sayısındaki artışın yüzde 64.6’sı meslek eğitimi almış nitelikli işgücünden oluşuyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder